Dün I-House da Linda hoca ile birlikte bulmaca çözüyorduk.
Hocamız 60 yaşında 8 çocuk annesi, kıpır kıpır, yerinde duramayan bir Amerikalı. Bu yaşta nasıl bir enerjisi var anlatamak zor.
Bulmacanın bir sorusunın cevabı ütü idi. Soruyu cevapladıktan sonra Hoca bana "ütü yapıyor musun" dedi, "Tabi ki yapıyorum, özellikle eşiminkileri" dedim. Ben o anda böyle bir soruyla karşılaşınca garip bir reflekse üstüme baktım, hani birşey dökülür de bakarsın ya, aynı bakışla üstümdeki ütülü mü diye, sonra güldüm kendime.
Hocamız "Ben hiç ütü yapmam" dedi, gömleğini gösterdi. Hiç farketmemiştim, gerçekten oldukça kırışıktı, göstermese yine farketmezdim.
Hocamız "Ben hiç ütü yapmam" dedi, gömleğini gösterdi. Hiç farketmemiştim, gerçekten oldukça kırışıktı, göstermese yine farketmezdim.
Oldukça değersiz bir ayrıntı, zaten bunu buraya niye yazdığımı da bilmiyorum, yazmak oldukça gereksiz gelmekle beraber şunu söyleyebilirim : Gördüğüm kadarıyla Amerikalılar bazı şeyleri bizim gibi detaylandırmıyorlar. Burada herkes spor tarzda giyiniyor ve kıyafetlerinin uyumuna da pek dikkat etmiyorlar. Onlar için dış görünüm bizdeki boyutta kesinlikle önem arzetmiyor ve hayatı çok daha basit yaşıyorlar.
4 yorum:
bu ütü melesi yüzünden oraya taşınabilirim :)
Amerikalılar o kadar rahat o kadar rahat ki, renkli kıyafetinin üstüne çamaşır duyu dökülmüş hocamız ders anlatabiliyor. Bunların önemi yok yani..
"renkli kıyafetinin üstüne çamaşır duyu dökülmüş hocamız ders anlatabiliyor." bu kadarı da pes yani :))
:))
Yorum Gönder