15 Mart 2013 Cuma

Bir Parti Daha..

Türkiye'deki sisteme göre düzenlenen iki dönemlik eğitim süreci ve bir Şubat tatilinden farklı olarak Amerika'daki sistemine göre okullar üç dönemlik periyotlarla eğitim veriyorlar. Sonbahar, kış ve ilkbahar şeklinde üç dönem arasında 1'er haftalık tatil oluyor.

Ben "quarter" denilen bu dönemlerden kış dönemi geride bırakarak tatile girdim. Okulda da her dönem sonunda olduğu gibi potluck dediğimiz herkeslerin birşeyler getirdiği parti tarzı birşey düzenledik.
Güneşin 7.30 gibi doğduğu bugünlerde dersimiz saat 8. de başladığı için, pasta vs yerine kahvaltı potluck'ı yapmaya karar verdik.

Sabah saat 8 de olsa tatlısız olmaz..
 
Brezilya'dan tatlı..

Sınıfın çoğunluğu Asyalı  olduğu için kahvaltının ana öğesi pirinç tabi..
 
Çin'den(pirincin içinde yumurta vardı..)

Amerikan donutları her yerde..

Sabah sabah pek birşey yiyemesem de, benim aceleden yaptığım tavada patatesi yiyenler neyse ki beğendi. Herkesin alışmış olduğu bir tat olduğu için, bazen diğer milletler bizim ayıla bayıla yediğimiz şeylerden  pek hoşlanmayabiliyorlar.. Mesela geçen gün bir arkadaşın cooking class'ta yaptığı kısırı ben parmaklarımı yercesine bitirirken, ufak bir porsiyonu bitirmekte zorlananlar oldu..

Ben kızlarla yeni bir buluşma organize ederken Taiwanlı bir arkadaş makineyi elimden kapıp benim için bol bol fotoğraf çekmiş. İki tanesi..
 

Bu potlcuk'ta bir yogurt macerası oldu ki, onun için ilerde ayrı bir yazı yazacağım. 

Bu tür toplantılar dönem sonunda değil de aralarda da olacak şekilde serpiştirilse zannımca çok iyi olacak çünkü derste aynı masaya düşmediyseniz tek kelime konuşmadığınız insanlarla dönem sonundaki etkinliklerde derin sohbetlere girebiliyorsunuz. Yani uzak gibi görünen insanlarla aslında geç farkedebildiğiniz bir yakınlığınız olduğunu anlıyorsunuz.

Son olarak, hocamızın el değirmeni.. 
Türk Kahvesi el değirmeni

Hocamızın anahtarlığı da Türkiye'den, derste insanları susturmak için kullandığı ders zili de Türkiye'den.. Kim hediye etmişse çok teşekkür ederim.

4 yorum:

Adsız dedi ki...

hay guzum ne tavası ne patatesi bi batırık yapıp götüremedin mi hem birazını sulandırırdın da ikisi ayrı yiyecekler diye de kakalardın elin ecnebisine..

Unknown dedi ki...

iyi fikir :) ama ben batırık yapmayı bilmiyorum :D
bir de güneşin hemen hemen yeni doğduğu saatlerde batırık yemek ilginç olurdu.


Ayca Ergül dedi ki...

Batırık hemen öğrenip, ileteyim o zaman :)

Unknown dedi ki...

Ayçamm yetiş :)